Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri

Gönderen Konu: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri  (Okunma sayısı 621 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mehmedim

  • Administrator
  • *
  • İleti: 11761
  • Etkinlik:
    0.2%
  • Tesekkur Edildi: 310839 kez
  • Rep Puanı: 584
  • Cinsiyet: Bay
Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« : 04 Aralık 2020, 19:22:48 »
Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
7 / 00:00:40:17 / 36,88 MB

 Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri (5 / 29:18)
---------------------------------------------------------------------------
Yusuf Can - Ağladıkça Yeşile Çalar Gözlerin  8:40
Yusuf Can - Aşk  A Dır  3:47
Yusuf Can - Gula Rozin  6:06
Yusuf Can - İçimdeki Putları Kıracak Kim İbrahim  5:45
Yusuf Can - Senin Aşkından  4:59


 Yusuf Can - Ey Gözü Bağlım (Kum Ocağı) 2020 Single (1 / 6:01)
------------------------------------------------------------------------------------


Yusuf Can - Ey Gözü Bağlım (Kum Ocağı) 2020  6:01


 Yusuf Can - Ey Xudaye Rebbi Rehim (Kurdish) 2020 Single (1 / 4:58)
-----------------------------------------------------------------------------------------


Yusuf Can - Ey Xudaye Rebbi Rehim (Kurdish) 2020  4:58



Yusuf Can - Bende Kalsın (Single) 2021 - 320 Kbps + Flac
1 / 00:00:04:26 / 10,15 MB - 29,02 MB

Yusuf Can - Bende Kalsın (Single) 2021 - 320 Kbps- Flac (1 / 04:26)
-----------------------------------------------------------------------------------
Yusuf Can - Bende Kalsın  04:26

Bu icerigi gorebilmeniz icin yapmaniz gerekenler:
  • içeriği görmek için tesekkur butonuna tiklamaniz gerekir (Mesajin sag kosesinde)



halilim

  • Kahraman Üye
  • *******
  • İleti: 2292
  • Etkinlik:
    0.8%
  • Tesekkur Edildi: 502 kez
  • Rep Puanı: 13
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #1 : 04 Aralık 2020, 22:46:09 »
Allah razı olsun.
 
Bu mesaj icin tesekkur eden uyeler: menomenli

serdar7

  • Kıdemli Üye
  • ******
  • İleti: 1048
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 225 kez
  • Rep Puanı: 3
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #2 : 05 Aralık 2020, 14:28:21 »
Allah razı olsun
 

hasanyöndem

  • Super Moderator
  • *
  • İleti: 3282
  • Etkinlik:
    1.2%
  • Tesekkur Edildi: 1529 kez
  • Rep Puanı: 151
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #3 : 05 Aralık 2020, 19:03:39 »
Emeği geçenlerden Allah razı olsun

Sessizlik; söyleyecek sözü olmayanın değil, boş lafta gözü olmayanın işidir
Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
 

cennet vadisi

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 2297
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 512 kez
  • Rep Puanı: 17
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #4 : 05 Aralık 2020, 22:21:02 »
Allah razı olsun
 

Cancazım

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 2470
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 615 kez
  • Rep Puanı: 16
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #5 : 06 Aralık 2020, 00:59:27 »
ALLAH (cc) Razı Olsun. Güzel albümler için, Emekleriniz için, Sizlere sonsuz teşekkürler.
GÜLLERE VURGUNUM, GÜLLERE SEVDALI.
 

kardelen01

  • Emektar Üye
  • ********
  • İleti: 9345
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 2303 kez
  • Rep Puanı: 54
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #6 : 08 Aralık 2020, 19:15:27 »
ALLAH (C.C) Razı Olsun kardeşim.
Paylaşım İçin Teşekkürler
Ellerinize ve  Emeklerinize Sağlık
 

Hasan_54

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 4117
  • Etkinlik:
    6%
  • Tesekkur Edildi: 497 kez
  • Rep Puanı: 150
  • Cinsiyet: Bay
  • ☾☆ Mekke'ye Hasret Gönüller İçin, MEKKE FM ☆☽
    • MEKKE FM
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #7 : 15 Eylül 2021, 21:53:41 »
Emeği Geçenlerden ALLAH Razı ve Memnun Olsun...
☾☆ Mekke'ye Hasret Gönüller İçin, MEKKE FM ☆☽

owner  :  Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
owner  :  Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
Merkez :  Sakarya
 

HARUN

  • Administrator
  • *
  • İleti: 3294
  • Etkinlik:
    8.4%
  • Tesekkur Edildi: 31538 kez
  • Rep Puanı: 4
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #8 : 27 Aralık 2021, 22:34:42 »
Yusuf Can - Bende Kalsın (Single) 2021 Eklendi
 
Bu mesaj icin tesekkur eden uyeler: kardelen01, hakansen967, Hasan_54

hakansen967

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 3626
  • Etkinlik:
    4%
  • Tesekkur Edildi: 870 kez
  • Rep Puanı: 574
  • Cinsiyet: Bay
    • ilahisözleri.net
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #9 : 27 Aralık 2021, 23:23:20 »
AĞLADIKÇA YEŞİLE ÇALAR GÖZLERİN
Kirpiklerin arasından ay ışığı yolla karanlık dünyama ağlamaklı bakışlarında umut hiç eksilmesin Hiroşima gözlerinden ihaneti bilmez bir ulus ver bana ve yüreğinde bir şeyler sakla hep acıya dair ağladıkça benimsin sen ağladıkça benim güldüğün an kaybedersin beni"bir damla su" kadar sevmenin ağır bedelidir bu ağladıkça yeşile çalar gözlerin çırılçıplak yıkansınlar ülkemin çocukları gözlerindeki denizin yakamozlarında gözyaşları boşalsın kirpiklerin arasından ve düşsün bir damlası Harran dudaklarıma. Daha dün Serhat göğsüme yaslanırken ve ellerimle okşarken Bahteran saçlarını şimdi gözyaşlarınla ıslattığın bir mektup göndermişsin ülkeler ötesi uzaklarından nehirler dağlar ötesi kavgalar ölümler savaşlar ötesi uzaklarından yakın olmak için yalnızlığıma yoksamak için beklentilerimi kaç damla yaş döktürdün sayamadım Van Gölü sularına bakan gözlerimden beni ağlatma güneşe sevdalı topraklarda sen ağla senin gözyaşların taşırsın Van sularını bir gözünde Muradiye bir gözünde Beyaz çeşme her birinde bir şelâle olsun gözlerinin ben ağlarsam zulümdür adı ihanettir sen ağlarsan sevgidir bağlılıktır hatta İslam'dır adı Sümeyye'dir Fatıma'dır Zeyneb'dir yağmurdur doğaya yeşil rengini veren ağladıkça yeşile çalar gözlerin ve ben sevdalıyım Zilan gibi rengini kavak ağaçlarından alan Erciş gözlerine.
 
Bir şiir yazdım gül yapraklarına
şiir reçeli yiyesin diye
bir türkü çağırdım göçmen kuşların ardından
sanırsın ki saçları okşayan rüzgâr
sanırsın ki Kapuzbaşı’nda su sesi
sanırsın ki ayağında halhal Berivan'ların
Hıdır Nebi yaylasında mendil sallar içimdeki çocuk ben
yemenileri rüzgâra karışır Lazca konuşan kadınların
kol kola girip süreriz bulutları güneyine ülkemin
bembeyaz olup düşerler tarlalarına Çukurova’nın
toplarız düşen bulutları pamuk tarlalarında nasırlı ellerimizle
Urfa’dan gelen ırgatlarla birlikte
benim güneşim her zaman güzeldir
Kaniya Reş’ten Karlıova’dan doğar
ve Side’de Athena Tapınağı’nın arkasında batar benim güneşim
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
yeşile çalar Amik ovası
yeşile çalar Nazilli
yeşile Seddülbahir, Kekova ve Aspendos
daha bir gür akar Gediz sen ağladıkça
daha bir durudur Kurşunlu
ve daha bir yüksekten dökülür Tortum.
 
Emzirmesi biten bir bebeğin
ağzının iki yanından süzülen
anne sütü gibi akıyor Dicle ve Fırat
çocukların iki memesi arasında büyüyor
ve özgürleşiyor yitik ülkem Gülistan
ana kucağı gibi sıcaktır Ğarzan ovası
ve bir babanın merhametini saklar bağrında Serhat
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
yeşile çalar Zigana geçidi
yeşile çalar Eleşkirt
yeşile Beytüşşebap, Erbaa ve Şebinkarahisar
daha bir asildir Kızılırmak sen ağladıkça
daha bir ulaşılmaz kılınır Erciyes
ve Ninova’ya daha bir yakın durur Hattuşaş.
 
Gecenin çıplak ayaklarıdır
takip eder kapanmamış iki göz
ay ışığı saçlarında
yakamoz gözlerinde
Muhammed’e salavat getirerek açar bütün güller Isparta’da
ve kıyıya her vuruşunda tekbir getirir dalgaları Karadeniz’in
bir daha yemin edilir üzerine incirin zeytinin
ağladıkça daha bir Nusaybin kokuludur şairleri yurdumun
daha bir buğday renklidir saçları çocukların
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
ağladıkça daha bir Kadifekale’dir her tarafı memleketimin
daha bir Halkalı’dır tüm başkentleri Ortadoğu’nun
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
yeşile çalar sayfaları Nech’ul- Belağa’nın
yeşile çalar Şerefname
yeşile Mukaddime, Mesnevî ve Risale-i Nûr
ağladıkça daha bir Elif’tir kadınları ülkemin
daha bir kara sevdalıdır doğurdukları oğullar
ve daha bir Sarıkamış’tır alın yazıları.
 
Bir uçurumdur gözlerin
Düden gölgesinde soğuk bir mağara sanki
bir ırmaktır sana sevdalanmak
bir ırmak, Fırat gibi mavi
Manavgat gibi yeşil
Çoruh gibi sarı
Borçka gibi beyaz
ve Zilan gibi kırmızı
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
ağladıkça daha çok su ister Obruk
bir ok fırlatılır Haymana’dan
ve filiz verir Yukarı Fırat’ta
kâh Mevlana olur “gel” der
kâh Yunus olur sarı dizeler döker Porsuk çayına
kâh Ahmed-i Hani olur Zap ile sular Doğubeyazıt’ı
kâh Fâkih-i Teyran olur zembil satar Silvan önlerinde
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
ağladıkça daha bir 1925’tir zaman
ağladıkça daha 65, daha bir 79
ağladıkça yeşile çalar gözlerin
ağladıkça yeşile.

AŞK A’DIR
Aşktır bu, tutarsız kılandır..
Aşk A’dır!…
Hangi filme gidileceğine, hangi şarkının insanın içine işleyeceğine karar verendir..
Bütün şarkıların adında, içinde, nakaratında, bestesinde, sebebinde, yerini alandır
Gittiğiniz her yolun başında Onu görürsünüz,
Yolları kendine çıkarandır..
Vurulduğunuz, yakalandığınız ya da tutulduğunuz ilk anda,
Artık kuralları koyandır…
Sizden yana gibi dururken, sizi en delik deşik yerinizden vurandır..
Yağmur yağar, O mu gelmiştir?
Kapı çalar, Onun sesidir,
Radyoda şarkı duyarsınız, O söylemektedir,
Gazetelerdeki resimler Onun suretidir.
Her gördüğünüz Odur,
Her yemek, Onun en sevdiğidir..
Yeni taşınan komşunuzdur,
Bindiğiniz metro Ona gitmektedir,
Kediler Onun dilinden konuşur,
Giydiğiniz elbise Onun,
Baktığınız aynada gördüğünüz, kendisidir..
Bu yüzden Aşk A’dır ….
Neden korkuyorsanız artık korkmazsınız.
Karanlık hoşunuza gider..
Trafiğe gece yarılarında tersten girmeyi,
Bağırarak ulu orta şarkılar söylemeyi,
Tanımadığınız insanlarla yarenlik etmeyi öğretir..
İyi ki vardır, iyi ki öyledir, iyi ki yaşanmaktadır..
Korkusuzluktur…
Bütün otobüslere son anda koşarak binebilirsiniz,
Vapurlara iskeleden açıldıktan sonra atlayabilirsiniz,
Trenlerden dışarı sarkabilirsiniz,
Nasıl olsa bir şey olmayacaktır,
Nasıl olsa Aşk A’dır…
Anne merhametinin ötesinde,
Firavun gazabının üstesindedir..
Aşk dağlayandır…
Aşk paramparçadır..
Aşk için ağlanıyorsa; gözyaşı ateştir, nârdır…
Aşk annedir, kıskançtır..
Dağlıdır aşk,
Yalnız ve kimliksiz bir derviştir..
Taşları kaynatıp çorba yapan,
Umudunu yitirmeyendir..
Aşk acımaktır…
Dayanmaktır hep.
Belkidir yani, ya gelirsedir.
Daha çok da ya dönersedir…
Bekleyen şarkıların öznesidir Aşk..
Mademki gidiyorsunların tatlı telaşında, son bir tesellidir..
Pencere camlarının buğusuna çizilen ırmakların, büyük ağaçların, derin
yağmurların resmidir..
Aşk kimsesizdir, öksüzdür..
Annesizliğin kırılganlığıdır.
Dur gitmeleri aşmışlıktır Aşk,
Nasılsa gidecektiri bilmektir…
Meryem’dir Aşk,
Gözyaşı kurutandır..
Sonsuz elemin, büyük nefretin, tam imanın, asıl gurbetin çetelesidir..
Aşk çocuktur..
Asiliğin en yakışanı, hesapsızlığın en şovalyesidir..
Şaşırtandır, garip kılandır…
Bağdat’ın külü, Kahire’nin havası, İstanbul’un duruşudur…
Aşk, onbir yaşında Muhammed’in annesidir..
Derin acılar, olmayacak sınanmalar kapısını çaldığı zaman,
Buyur etmesini bilendir…
Aşk böyledir..
Dile kolay, hayata müşküldür..
Aşk, Hacer’dir..
Kimsenin kimseye hayrı olmadığı yerde, yine de ilk akla gelendir…
Sonsuz karanlıkların ortasında, vurgun yemiş bir çığlıkla çerağlar
yakandır..
Koşmaktır Aşk / Koşmaktır Aşk..
Aşk, Safa ile Merve arasıdır..
Ordadır ve O kadardır..
Tutunmaktır…
Nasıl olsa Aşk A’dır…

GULA ROZİN
Göçmen kuşlar konmuş kırık pencereme
kanatlarında ay ışığı, Müzdelife ve yavru yılan derisi
bebek hıçkırıkları duyuyorum dere kenarlarında
kiraz dalında bahar çiçekleri sanki
gülüşlerinin her bir tanesi
lapa lapa kar yağıyor, bak
kar örtüyor anne dudaklı ninnileri
görünmez oluyor beyaz kelebekler
üşüyor sevgiye dair tüm sözcükler
ölünce beni de beyazlar içinde gömün
kefenim olsun gúla rozín, kefenim
yıllar önce giydiğin beyaz gelinlik.
 
Yaşamak bir şiir, yeni anladım
mısraları bünyanun mersus, sarı yapraklar ve buz mavisi
dağların bir yamacı muhacir çeşmesi
zozan, yeşil örtüsü çoban kızının
bir yamacı güneş vuran göğsüm
bir kez bile değmeyen gölgesi saçlarının
içimde kaval sesi var
kuzular meletiyorum mezarlıklarda
ben ölünce sen kapat cansız ağzımı, gúla rozín
soğuk dudaklarımda gezdir, çoban kızı
yüzüksüz parmaklarını.
 
Dört tane duvar ve huzurlu bir sabah kahvaltısı
anladım ki buymuş dünyada en büyük zenginlik
üşüyorum sokaklar çok soğuk, gúla rozín
yıldızların sayısını bile ezberledim saya saya
neden her gece aynı şeyler giriyor rüyalarıma
bir evladın yüreğine gömdüğü hüzün
küçük bir kız çocuğunun kıvrım kıvrım saçları
her okşadığımda bir daha yarılır kızıldeniz orta yerinden
her öptüğümde bir damla su düşer ateşine İbrahim’in
her kokladığımda bir güvercin yuva yapar Sevr mağarasına
ve her uyandığımda yeniden korku
yeniden çığlık
bir mukaddime de ben yazarım kendi Endülüs’ümde
bir danişment de ben olurum dergâhız ve yurtsuz
bir Hasan Sabbah da ben büyütürüm gizli gizli içimde.
 
Beyaz bir çiğdem üşüyor yangınlar ortasında
kardelenler açmış bir annenin kucağında
yağmur, her zamanki gibi hüzün ve ayrılık
acı çekiyor gökyüzü, yıldırımdan biliyorum
dúáya kalkıyor dalları ağaçların
alnında secde izi var mavi kır çiçeklerinin
wennecmu weşşeceru yescuden
ölünce beni de bir ağacın gölgesine gömün
bırakın, hiç olmazsa mezarımda huzur içinde yatayım
sen sakın gözyaşı dökme, çoban kızı
bir damla su yıkasın günahlarımı.
 
Düğün alayı kurulmuş eteklerinde dağların
yaylalar şenlenir eğlenir kalabalıklar
en güzel kıyafetlerini giymiş kadınlar ve çocuklar
düğündür bu, süslenir atlar çalar davullar
düğündür, halaylar çekilir delilo delilo seyrané
düğündür, türküler söylenir delalé lorke
düğündür, göğe yükselir zılgıtlar tililililili
düğündür, kesilir kurbanlar deh deh deh
düğündür, yemekler pişer kazanda tey tey tey
ve gelin, aşiretin en taze kurbanı
gelin, gúlperí baxça gúlistané
gelin, tríya nava rézé
gelin, kınalı ellerinde ayrılığın çizgileri
gelin, yitik ülkenin kayıp yaşamı
gelin, duvağında günbatımının utancı
gelin, gülteninde yere düşen bir yaprak
gelin, çeyizinde adını arayan bir coğrafya
kaç tane ırmak aksın suskun gözlerinden, bilmem ki
kaç tane şiir yeşile çalsın
gelin gelin, kaç tane asiye emzirsin bebelerini

İÇİMDEKİ PUTLARI KIRACAK KİM İBRAHİM
Baltayı kavrayacak cesaret yok elimde,
Alnım secdeye varır nemrut misali nefsim,
Çırpınıyor yüreğim ebabil edasıyla,
İçimdeki putları kıracak kim İbrahim,
Diriliş muştusuyla kalksam bir şafak vakti,
Sancılara son verse benliğimdeki devrim,
Aydınlıklara doğru açsam avuçlarımı,
Bu meş’um karanlığı yaracak kim İbrahim,
Zayıf omuzlarımda kulluğun kurşun yükü,
Boynum bükük ellerim boş işte kapına geldim,
Zulmetin girdabında boğulurken insanlık,
Kalbime nur mührünü vuracak kim İbrahim,

SENİN AŞKINDAN
Ayaklarının altından bir toz düşer mi diye, Arkandan bir ümit yürüyenler var. Sana dokunan rüzgar ne zaman gelir Ey Sevgili? Okyanusun tam ortasında çakılıp kalmış, Nefessiz yelkenler, yorgun kaptanlar var. Azat ettiklerin gidemedi, bir ümit kapının önünde. Sensizliği ebedi esaret sayan kölelerin var. Saraylarının önünde çağrını bekliyor bak, Tacını, tahtını yakıp sana koşacak sultanların var.
Analar, babalar uğruna feda olmadı mı bir bir? Daha feda olunacak canlar, cananlar var. Adım adım gezdiğin topraklar bahtiyar En Sevgili, Ayaklarını öpmemiş daha nice mekanlar var. Bir gör başını okşadığın çocukların mutluluğunu. Başları tozlu, avuçlarına hasret nice yetimlerin var. Seni gören gözler ışıltıya gark oldu, sırrına erdi görmenin Gözünün yaşı silinmemiş daha bekleyenlerin var. En güzel şarkısını sana saklıyor bülbül, Güllerin de senin için ayırdığı bir demet gülü var.
Şair son noktasını koyamadı şiirinin, İlhamına muhtaç son dörtlüğü var. Bir sürü eksik renk paletinde ressamların, Fırçalar bir bir boşluğa vurup duruyor… Ab-ı Hayat terin’e banıp tamamlanacak resimler var… Müezzinler’in yetmiyor nefesleri bir duy, La İlahe İllallah’ınla tamamlanacak ezanların var.
Kucağında binlerce şehid gözlerini yummadı mı? Bak ufuklara mıh gibi çakılmış kalmış Mübarek ellerini bekleyen açık kalmış gözler var. Mezarların başında yazısız taşlar, isimsiz ölüler; Gelip kaleminle ümmetimdir yazarsın diye, Sabırla bekleyen naaşlar var, ölüler var!.. Ordular dağınık, kumandanlar şaşkın, Eğeri hazırlanmış başıboş duruyor en önde, Seninle şaha kalkacak, bembeyaz küheylanın var.
Cehenneme götürüyorlarken günahkarlar saf saf, İçlerinde dönüp dönüp ardına bakanlar var. Ne kadar olsalar da günahkar, Son anda yetişecek peygamberi var. Dünya döner, şems döner… Aşkınla feza döner, Daha ellerinden tutup dönecek Mevlana’lar var. Sevgisi tükeniyor Yunus’un tereddütü bundan, Sevgisini tazeleyeceği sevgilisine ihtiyacı var.
Var olanlar senin varlığınla vardı… Her varlığın sana ihtiyacı var. Sensiz çıkılan yollar yokluğa vardı, Varlığımızın Sebebi Efendim; ümmetin sana ihtiyacı var. Gel ey sevgili…
Ağlıyor hayali serinliğinde vaaz verdiğin o kutlu ağaç
Ümmetin şu an sana çok muhtaç gözler kapıda nerelerdesin
Nerdesin ay yüzlüm nerdesin nur yüzlüm nerdesin gül yüzlüm nerdesin sultanım
Gözler hep yollarda ismin dudaklarda ümmetin çok zorda nerdesin sultanım
Aşkınla çok yandık yandık ve kül olduk sana çok susadık nerdesin sultanım

EY GÖZÜ BAĞLIM
Zalim görünce korktun mu zulüm dağında
Sılanın sözü geçer mi hasret çağında
Kinden gayrı ne yeşerir küfrün bağında
Ölen çocukları yalan mı sandın oğlum
Ey gözü bağlım, urganı yağlım, düşündün mü oğlum yorgun aklınla
Hor görüldün mü, çok yoruldun mu, kuş yuvası buldun mu kum ocağında

Söyle kaç gez doyasıya güldün ömründe
Tüm silahlar, tüm kılıçlar zulmün emrinde
Vurulan sen, ağlayan ben, kimin umrunda
Yediğin kurşunu şeker mi sandın oğlum
Ey gözü bağlım, urganı yağlım, düşündün mü oğlum yorgun aklınla
Hor görüldün mü, çok yoruldun mu, kuş yuvası buldun mu kum ocağında

Yıkılan evlere bak oğlum küllenmiş ocaklara bak ama gözlerime bakma ne olur
Gözyaşımı söndürmez yangının kahrolursun uzatma boşuna ellerini tutamayız kahrolursun
Yiten çocukluğundur yakar bizi yarım kalmış anılarındır oğlum
Hicaba zincirler bizi şaşkın bakışlarında saklı hayaller ve sıkar boğazımızı yetim kokan ellerin
Bu dünya kirli bu dünya zehirli, gün ışığına hasret geceler seni bizden bizi senden alıkoyar
Gökyüzünde kuş, kum ocağında yuva ararsın arama, hepsini vurdular vurdular oğlum.

BEN DE KALSIN
Al da git eğreti gülüşlerimi
isyanı kutsayan yüz bende kalsın
maviye boyama zor düşlerimi
gemimi yakacak köz bende kalsın

Mermere saplanan bir deli su’ca
nefreti sevdama etmişim boca
karanlığa dönük bir çift namluca
tetikte bekleyen göz bende kalsın

Neşeyi açmadan solanlara ver
gülüp eğlenmeyi yılanlara ver
baharı, bahçeyi çalanlara ver
Van Gogh’un çizdiği güz bende kalsın

Mermere saplanan bir deli su’ca
nefreti sevdama etmişim boca
karanlığa dönük bir çift namluca
tetikte bekleyen göz bende kalsın

Bilirim yol uzun sürmek zor ama
çekmediğin kahrı koy matarama
azık kıt, vakit dar, tuz bas yarama
çiledeki aziz giz bende kalsın

KÜRTÇE PARÇANIN SÖZLERİ ŞİMDİLİK YOK BULURSAM EKLERİM.
Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
 
Bu mesaj icin tesekkur eden uyeler: HARUN

43Kütahya

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 3022
  • Etkinlik:
    3.8%
  • Tesekkur Edildi: 635 kez
  • Rep Puanı: 56
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #10 : 28 Aralık 2021, 08:19:57 »
Allah razı olsun Emeğinize sağlık Teşekkür ederim
 
Bu mesaj icin tesekkur eden uyeler: hakansen967

kardelen01

  • Emektar Üye
  • ********
  • İleti: 9345
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 2303 kez
  • Rep Puanı: 54
Ynt: Yusuf Can - Albümdışı ve Single Eserleri
« Yanıtla #11 : 04 Ocak 2022, 10:06:29 »
Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
Yusuf Can - Bende Kalsın (Single) 2021 Eklendi
ALLAH (C.C) Razı Olsun kardeşim.
Paylaşım İçin Teşekkürler
Ellerinize ve  Emeklerinize Sağlık
 
Bu mesaj icin tesekkur eden uyeler: hakansen967