Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012

Gönderen Konu: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012  (Okunma sayısı 2777 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Mehmedim

  • Administrator
  • *
  • İleti: 11761
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 312661 kez
  • Rep Puanı: 584
  • Cinsiyet: Bay
Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« : 24 Ekim 2012, 22:38:44 »

Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012 (13 / 57:09)
-------------------------------------------------------


 Ubeydullah Sezikli - 1 Tanrı`nın Has Kulusun   ( 05:17 )
 Ubeydullah Sezikli - 2 Ya Habiballah Ayırmagıl Cemalünden Beni   ( 03:26 )
 Ubeydullah Sezikli - 3 Nur-i Alemsin   ( 04:26 )
 Ubeydullah Sezikli - 4 El-Meded Ey Ma`den-i Nur-i Hüda   ( 05:50 )
 Ubeydullah Sezikli - 5 Cenabındır şeh-i Pakize-Meşreb   ( 04:15 )
 Ubeydullah Sezikli - 6 Ya Resulallah Kamer Alnun   ( 02:54 )
 Ubeydullah Sezikli - 7 iki Alem Serveridir   ( 07:12 )
 Ubeydullah Sezikli - 8 Nur-i Alemsin   ( 03:11 )
 Ubeydullah Sezikli - 9 şem`ine Pervaneyim   ( 02:37 )
 Ubeydullah Sezikli - 10 El-Meded Ey Fahr-i Alem   ( 03:02 )
 Ubeydullah Sezikli - 11 Eflakı Kıldı Pür Ziya   ( 07:13 )
 Ubeydullah Sezikli - 12 Ey Ruh-i Ümem Aşl-ı Kerem Dürr-i Mükerrem   ( 03:30 )
 Ubeydullah Sezikli - 13 Yüzün Meh-i `id   ( 04:11 )
Bu icerigi gorebilmeniz icin yapmaniz gerekenler:
  • içeriği görmek için tesekkur butonuna tiklamaniz gerekir (Mesajin sag kosesinde)

« Son Düzenleme: 25 Mayıs 2019, 16:55:50 Gönderen: Mehmedim »
Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
 

kardelen01

  • Emektar Üye
  • ********
  • İleti: 9341
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 2327 kez
  • Rep Puanı: 54
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #1 : 25 Ekim 2012, 10:00:08 »
Allah (C.C.) Razı Olsun Kardeşim.
Ellerinize sağlık
 
Bu mesaj icin tesekkur eden uyeler: unsal571

hasanyöndem

  • Super Moderator
  • *
  • İleti: 3291
  • Etkinlik:
    1.6%
  • Tesekkur Edildi: 1552 kez
  • Rep Puanı: 151
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #2 : 25 Ekim 2012, 20:29:06 »
Çok tesekkür ederim akrdeşim. İndirmek linkide çok güzel

Sessizlik; söyleyecek sözü olmayanın değil, boş lafta gözü olmayanın işidir
Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
 

Cancazım

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 2485
  • Etkinlik:
    3.6%
  • Tesekkur Edildi: 626 kez
  • Rep Puanı: 16
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #3 : 25 Ekim 2012, 21:55:43 »
Paylaşım için teşekkürler ALLAH(c.c) razı olsun ellerine emeğine sağlık..
GÜLLERE VURGUNUM, GÜLLERE SEVDALI.
 

~YuNuS~

  • Acemi Üye
  • **
  • İleti: 86
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 163 kez
  • Rep Puanı: 3
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #4 : 21 Kasım 2012, 14:13:10 »
Allah razı olsun emeğine sağlık mehmed abi
 

emrah.dedo

  • Kıdemli Üye
  • ******
  • İleti: 1102
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 1083 kez
  • Rep Puanı: 52
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #5 : 24 Kasım 2012, 19:39:07 »
allah razı olsun
halka hizmet.hakka hizmettir
 

halilim

  • Kahraman Üye
  • *******
  • İleti: 2291
  • Etkinlik:
    0.2%
  • Tesekkur Edildi: 511 kez
  • Rep Puanı: 13
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #6 : 20 Şubat 2013, 14:31:15 »
Allah razı olsun. Allah emeklerinizi zayietmesin.
 

diamon63

  • Emektar Üye
  • ********
  • İleti: 3761
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 198 kez
  • Rep Puanı: 6
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #7 : 18 Ekim 2014, 16:03:29 »
Teşekkürler kardeşim.
Allah (C.C) Razı Olsun.
Ellerinize ve emeklerinize sağlık.
 

mmmutlu93

  • Super Moderator
  • *
  • İleti: 2841
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 24048 kez
  • Rep Puanı: 49
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #8 : 13 Nisan 2016, 12:30:09 »
razı olsun.
Gizli linklerin nasıl açılacağını öğrenmek için Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap


 

emrekrs

  • Kıdemli Üye
  • ******
  • İleti: 1222
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 148 kez
  • Rep Puanı: 1
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #9 : 15 Şubat 2019, 12:07:58 »
Allah razı olsun emeqinize saqlık teşekkürler
كُنْ فَيَكُونُ
 

erten86

  • Emektar Üye
  • ********
  • İleti: 6991
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 248 kez
  • Rep Puanı: 1
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #10 : 19 Mart 2019, 11:49:44 »
Allah (C.c.) Tüm Müslümanlardan Razı Olsun İnşaallah...
 

Hasan_54

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 4135
  • Etkinlik:
    3%
  • Tesekkur Edildi: 526 kez
  • Rep Puanı: 150
  • Cinsiyet: Bay
  • ☾☆ Mekke'ye Hasret Gönüller İçin, MEKKE FM ☆☽
    • MEKKE FM
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #11 : 17 Eylül 2021, 22:22:14 »
Emeği Geçenlerden ALLAH Razı ve Memnun Olsun...
☾☆ Mekke'ye Hasret Gönüller İçin, MEKKE FM ☆☽

owner  :  Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
owner  :  Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap
Merkez :  Sakarya
 

andrewmemut

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 2613
  • Etkinlik:
    0%
  • Tesekkur Edildi: 266 kez
  • Rep Puanı: 6
  • Cinsiyet: Bay
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #12 : 08 Mayıs 2023, 12:02:48 »
ALLAH Razı Olsun Ellerinize ve  Emeklerinize Sağlık Paylaşım İçin de çok Teşekkür ederim
 

hakansen967

  • Vip Üye
  • *****
  • İleti: 3634
  • Etkinlik:
    3%
  • Tesekkur Edildi: 894 kez
  • Rep Puanı: 574
  • Cinsiyet: Bay
    • ilahisözleri.net
Ynt: Ubeydullah Sezikli - Sultani Naatlar 2012
« Yanıtla #13 : 24 Temmuz 2023, 13:01:52 »
EL-MEDED EY FAHR-İ ÂLEM
El- meded ey fahr-i ‘âlem hem şefî’a’l müznibîn
Nâzil oldu hakkına hem (çün) Rahmeten li’l-‘âlemîn
İşidelden vasfını budur lisânımda hemîn
Es- salâtu ve’s-selâm ey sâdıka’l –va’di’l-emîn
Ey âlemin övünç kaynağı ve günahkar kulların şefaatçisi olan peygamber! Yardım et.
Senin hakkında rahmeten li’l ‘âlemîn ayeti nazil oldu.
Senin bu özelliklerini işittiğimden beri daima dilimde şu ifade vardır.
Ey va’dine sadakat gösteren peygamber! Salât ve selâm senin üzerine olsun.
Çağlayıp her dem akar bu çeşm-i giryânım benim
Fikredip nâr-ı cahîmi havf (hûn) eder cânım benim
Umarım rûz-i cezâda ola hem-râhım benim
Es- salâtu ve’s-selâm ey sâdıka’l-va’di’l-emîn
Bu benim kanlı gözyaşlarım ve cehennem azabını düşünerek korkarım.
Kıyamet gününde, (Hz. Peygamber’in) benim yoldaşım olmasını umarım.
Ey va’dine sadakat gösteren peygamber!
Salât ve selâm senin üzerine olsun.
Talmışım bahr-i şekâvet içre kârım seyyiât
Yâ ilâhî sen hidâyet eyle bir dem (bana) ver necât
Sen şefâ’at kıl garîbe ey Resûl-i kâ’inât
Es- salâtu ve’s-selâm ey sâdıka’l -va’di’l-emîn
Ben isyankarlık denizine dalmışım işim hep günah işlemek.
Ey Rabbim! Sen bana bir an hidayet et de beni kurtar.
Ey kainatın peygamberi! Sen de bu garibe şefaat et.
Ey va’dine sadakat gösteren peygamber! Salât ve selâm senin üzerine olsun.
Ey Rahîm-i lâ-yezâl itme hesâbı bendene
Cân ü dilden özlerem ol cism-i pâki görmege
Yâ Habîb-i Kibriyâ cem’et livâ-yı hamdine
Es- salâtu ve’s-selâm ey sâdıka’l -va’di’l-emîn
Ey merhameti hiç zeval bulmayan Allah’ım! Kulunu hesaba çekme.
Ben bütün kalbimle o tertemiz yaratılışa sahip olan peygamberi görmeyi özlüyorum.
Ey yüce Allah’ın sevgilisi olan peygamber! Bizi hamd sancağının altında topla.
Ey va’dine sadakat gösteren peygamber! Salât ve selâm senin üzerine olsun.
Ümmetinden bir hakîr ü bî -kesim ben Yâ Resûl
Hazretine etdiğim vird-i salâtı et kabûl
‘Âciz İkbâlî’yi sen cennât-ı ‘adne kıl vusûl
Es- salâtu ve’s-selâm ey sâdıka’l -va’di’l-emîn
Ben ümmetinden zavallı, kimsesiz bir kişiyim.
Senin zatın için okuduğum salât u selâm virdini kabul et.
Bu âciz İkbâli’yi adn cennetlerine ulaştır.
Ey va’dine sadakat gösteren peygamber! Salât ve selâm senin üzerine olsun.

EFLAKI KILDI PÜR ZİYA
Eflâkı kıldı pür-ziyâ
Mâh-ı Resûl-i kibriyâ
Yüce Allah’ın elçisinin doğduğu ayın
gelişi bütün kâinâtı nurlara ğarketti.
Okunsa yer yeridir
Na’t-ı Resûl-i Müctebâ
Değişik yerlerde o Resûl-i Müctebâ’nın
na’tı okunsa uygundur.
Dillerde kalmasa elem
Olsa gönülden gam cüdâ
Böylece kalplerde hüzün kalmasa ve
gönülde gam çıkıp gitse.
Mâh-ı rebî’a irmişiz
Sâg u selâmet Fârisâ
Ey Fâris! Rebî’ ayına sağ ve
selâmet olarak kavuşmuşuz.
‘Âsîlere mesned olur
Ol şâh-ı dîn rûz-i cezâ
O şâh-ı dîn, ümmetin isyankarları için
kıyamet gününde bir dayanak olur.
Ana salât u hem selâm
Kıldı bize bunca ‘atâ
O peygambere salât ve selâm olsun ki
bize bu kadar çok ihsânda bulundu.

EY RUH-İ ÜMEM ASL-I KEREM DÜRR-İ MÜKERREM
Ey rûh-i ümem asl-ı kerem dürr-i mükerrem
Ey medrese-i ‘âleme ‘allâme-i ‘âlem
Âvârelere ey keremi rahm-ı müsellem
Dildâdenem âvârenem ur gönlüme merhem
Serdâr-ı Resûlsün güher-i ekmel-i ‘âlem
Levlâk ile Memdûhsun sen ey server-i ‘âlem
Dildâdenem âvârenem ur gönlüme merhem
Ey ümmetin ruhu, aslı cömert, aziz inci!
Ey cihan medresesinin en bilgini (cihanın sırlarına vâkıf olan alim)!
Ey perişan olanlara rahmet olarak verilmiş olan!
Sana gönül vermiş bir perişanım gönlüme merhem ol.
Cihanın en mükemmel elması, peygamberlerin kumandanısın.
Ey cihanın reisi! “Sen olmasaydın, sen olmasaydın
yeri göğü yaratmazdım.” (kudsî hadîsi) ile övülmüşsün.
Sana gönül vermiş bir perişanım gönlüme merhem ol.

YÜZÜN MEH-İ’İD
Yüzüñ meh-i ‘îd ü ser-i zülfüñ şeb-i Esrâ
Gamzeñ yed-i Mûsâ leb-i lâ‘lüñ dem-i ‘Îsâ
(Ey Muhammed) Senin yüzün bayram gecesinin ayı gibi parlak;
saçların ise İsrâ gecesi gibi siyahtır.
Gamzen Hz. Mûsâ’nın eli; dudağının kırmızılığı ise Hz. İsâ’nın nefesi gibidir.
Bu hüsn-i Hudâyî ki Hudâ sana virüpdür
Mânî-i cihân yazmadı tasvîrine hem-tâ
(Ey Muhammed) Sana bu ilâhî güzelliği Allah vermiştir.
Bu güzelliğin resminin bir benzerini bu cihânın Mâni’ si bile çizmemiştir.)
Alnun kamerine yüzün ayına müşâbih
Bunca göz ile görmedi bu çarh-ı mu’allâ
(Ey Muhammed) Bu çarh-ı muallâ yani gökyüzü,
bu kadar çok gözüyle gözlediği halde senin kamer gibi parlak
alnına ve ay gibi aydınlık yüzüne benzer bir güzellik görmedi.
Şol câm ki nûş eylemişem bezm-i gamünde
Bir sâde habâbıdur anun künbed-i hadrâ
(Ey Sevgili) Ben senden ayrı kalmanın hüznünü
yaşadığım gam meclisinde öyle bir aşk şarabı içtim ki,
şu gök kubbe onun yanında sadece o şarabın üzerindeki kabarcıklar gibidir.
Avnî seni medheyledi tarz-ı gazelde
Matla’ didi yüzüne vü agzuna mu’ammâ
(Ey Muhammed) Avnî seni gazel tarzında yazdığı bir şiirle
methettiği için yüzüne matla’ ve ağzına muammâ dedi.

YA RESULALLAH KAMER ALNUN
Yâ Resûlallâh kamer alnun yüzündür âftâb
Kim göre şekl-i cemâlün ola ol ‘âl-i cenâb
Ey Allah’ın elçisi! Senin alnın ay; yüzün ise güneştir.
Senin güzel yüzünü kim gördüyse o yüce bir kişi olur.
Lutf idüp didi Hüdâ çün rahmeten li’l ‘âlemîn
N’at-ı pâkinle tolu nâzil oluptur dört kitâb
Allah lutf edip senin için, Rahmeten li’l- âlemîn dedi.
Senin temiz sıfatlarınla dolu olarak inmiştir dört kitap.
Ol rasûlün medhi içre tûtî-i gûyâ olup
Sükker-i vasfıyla yâ Rab kalbüme vir feth-i bâb
Ey Rabbim! O peygamberin mehdini
daima söyleyen bir kimse olmayı nasib et
ve onun şeker gibi tatlı nitelikleriyle kalbimin kapılarını aç.
Ümmet üzre sâye salaldan berü ol şâh-ı dîn
Sâyesinde geldi rahmet gitdi âhir ıztırâb
O din padişahı gölgesini ümmetin üzerinde saldığı andan beri,
onun sayesinde rahmet geldi ve sonunda sıkıntılar gitti.
Çün hayâl-i vaslun-ıla eglenür bu Ahmedî
Oldu bî-hûş fikr-i vaslunla saçun gülâb
Senin gül suyu gibi kokan saçına kavuşma düşüncesiyle
Ahmed’ in aklı gittiği için o artık, sana kavuşmanın hayaliyle oyalanmaktadır.

İKİ ÂLEM SERVERİDİR
İki ‘âlem serveridir Ol Muhammed Mustafâ
Mürsel-i ins-ü peridir Ol Muhammed Mustafâ
İki alemin önderi Muhammed Mustafa’dır.
İnsanlara ve cinlere gönderilmiş peygamber, Muhammed Mustafa’dır.
Pâdişâh-ı mülk-i ma’nâ Cümle-î iklîm-i dünyâ
Bendedir ana ser-â-pâ Ol Muhammed Mustafâ
Mânâ aleminin padişahı ve baştan ayağa
bütün dünyanın kendisine bende olduğu kimse Muhammed Mustafa’dır.
Yok nihâyet mu’cizâta Çünki cârî her cihâta
Ya’ni hayvân ü nebâta Ol Muhammed Mustafâ
Hayvan ve bitkiler dahil her tarafta geçerli
mucizelerine nihayet olmayan kişi, Muhammed Mustafa’dır.
Vaktini idrâk edeydim Pâyine yüzler süreydim
Vech-i pâkini göreydim Ol Muhammed Mustafâ
O Muhammed Mustafa’nın zamanında yaşasaydım
onun ayaklarına yüzler sürseydim ve onun tertemiz yüzünü görseydim.
Lutf ile ihsân edeydi ‘Afvına şâyan edeydi
Derdime dermân edeydi Ol Muhammed Mustafâ
O Muhammed Mustafa lütuf ve ihsanda bulunaydı da
beni affına layık görüp derdime derman olaydı.
Âh zamânında olaydım Gazveye bile gideydim
Ben de çok rif’at bulaydım Ol Muhammed Mustafâ
Ah keşke ben Muhammed Mustafa’nın zamanında olup
onunla birlikte gazaya gideydim ve çok yücelik bulaydım.
Eylerim medh u senâlar Bulmada gönlüm safâlar
Bendesine rahm eyler Ol Muhammed Mustafâ
O Muhammed Mustafa kendine bende olanlara merhamet eder.
Ben onu övüyorum ve gönlüm böylece huzur buluyor.
Rahmedip bu ümmetine hem şefâ’at devletine
Mazhar eder rahmetine Ol Muhammed Mustafâ
Muhammed Mustafa bu ümmetine acır;
şefaat nimetine ve rahmetine mazhar eder.
Yaratıldığı hep ekvân Cümle insân ile hayvân
Kullarına eyler ihsân Ol Muhammed Mustafâ
O Muhammed Mustafa yaratıldığı cihandaki bütün insan ve hayvanlara;
ayrıca kendine bağlı olanlara ihsanda bulunur.
Bendedir İlhâmî cândan lütfun ümmîd eyler candan
Hıfz ede anı ziyândan Ol Muhammed Mustafâ
İlhâmî, samimi bir şekilde ona bağlıdır ve ondan lütfunu ümit eder.
Muhammed Mustafa onu (İlhâmî’yi) her türlü zarardan korusun.

NUR-İ ÂLEMSİN
Nûr-i âlemsin bugün hem dahî mahbûb-i Hudâ
Eyleme âşıkların bir lahza kapından cüdâ
(Ey Muhammed) Sen cihanın nuru ve Allah’ın sevgilisisin.
Sana âşık olanları kapından bir an bile ayrı bırakma.
Gitmesin nâm-ı şerîfin bu dilimden dem-be-dem
Dertli gönlüme devâdır cân bulur ondan safâ
Senin şerefli ismin zaman zaman bile olsa dilimden gitmesin;
çünkü o dertli gönlümün ilacıdır ve canım ondan huzur bulur.
Umarım her bir adın başka şefâ’at eyleye
Ahmed ü Mahmûd Ebü’l-Kâsım Muhammed Mustafâ
Ey Ahmed, Mahmûd, Ebu’l- Kâsım, Muhammed ve Mustafâ olan!
Ben senin adlarının her birinin bir başka şefaat edeceğini umuyorum.
Çünki denildi ona “Ve’ş-Şems” dahi “Ve’d-Duhâ”
Rûyuna alnına mihr ü mâhı benzetsem n’ola
O peygamberin şanını yüceltmek için ona ve’ş Şems ve’d Duhâ denildi.
Ben de onun yüzünü, alnını güneşle aya benzetsem şaşılacak ne var.
Bu libâs u hây hûy u tantana nedir dilâ
Eğnine hil’at yeterken bir palâs u bir abâ
Ey gönül! Senin omzuna hil’at olarak bir çul bir aba yetecekken bu elbiseler,
bu hay huy ve gösteriş nedir.
Cürm ü isyânım bir birundur gerçi hadden serverâ
Sen şefâ’at kânısın geldim sana şefkat uma
Ey Server! Gerçekte suçum ve isyânım haddinden fazladır;
ancak sen şefaat kaynağısın senin şefaatini umarak sana geldim.
Bu Muhibbî tövbe eyler tövbesin eyle kabûl
Fitne-i şeytândan sakla onu yâ Rabbenâ
Ey Rabbimiz! Bu Muhibbî kulun tevbe eder sen onun tevbesini kabul et
ve şeytanın fitnesinden koru.

ŞEM’İNE PERVANEYİM
Şem’ine pervâneyim koy yanayım ben yâ Resûl
Feyzine atşâneyim sun kanayım ben yâ Resûl
Ey peygamber!
Ben senin güzellik mumunun pervanesiyim, bırak da yanayım.
Ey peygamber!
Ben senin feyzine susamışım bana feyzinden su da susuzluğum gitsin.
Tutdı etrâfım kuyûd-ı gaflet ü sehv ü hatâ
Fethedüp kaydım n’ola uyanayım ben yâ Resûl
Benim her tarafımı gaflet, yanılma ve hata kapladı.
Benim bunlarla olan bağımı çöz de, ben uyanayım; kendime geleyim.
Pertev-i nûr-i Hüdâ mir’ât-ı vechinde ‘ayân
Hayliden ol vechine dîvâneyim ben yâ Resûl
Allah’ın nurunun parlaklığı aynaya benzeyen yüzünde açıkça görülüyor.
Ey peygamber!
Ben uzun zamandan beri senin yüzünün divanesiyim.
Âşina-yı sahâ-i lutf eyle ben âvâreyi
Dergehinden bir nice bî-gâneyim ben Yâ Resûl
Ey peygamber! Nice zamandan beri senin dergahında habersizim.
Serseri gibi dolaşan bu avareyi lutf sahasına aşina et.
Nim nigâh-ı cevr ile olsun Necîb âbâd u şâd
Lütf u ihsân et katı vîrâneyim ben Yâ Resûl
Ey peygamber! Çok harap olmuş bir haldeyim, lütuf ve ihsanda bulun.
Yarı sitemkâr bakışla bile olsa bu Necîb’i âbâd kıl ve mutlu et.

TANRI'NIN HAS KULUSUN
Tanrı’nın has kulusun bir adın oldu Mahmûd
Sende cem’ oldu sehâ vü kerem ihsân ile cûd
(Ey Muhammed) Sen Allah’ın özel kulusun senin bir adın Mahmûd olmuştur.
Sehâ, kerem, ihsân ve cûd gibi ahlaki özellikler sende toplanmıştır.
Kim ire dergehüne ire murâdına o dem
Dü-cihân içre çü ‘âşıklara sensin maksûd
Senin huzuruna kim gelirse anında muradına erer.
Çünkü iki cihanda bütün âşıkların maksudu sensin.
Da’vet-i hakka yeter gerçi bugün iki güvâh
Hak resûl olduğuna çâr kitâb oldu şühûd
Bir davetin hak olduğuna gerçekte iki şahit yeterli görülürken senin gerçek peygamber olduğuna dört kitap şahitlik etmiştir.
Rûşen itdün bu cihân zulmetini nûrun ile
Zindedür âb-ı ‘atan ile bugün bâğ-ı vücûd
(Ey Peygamber) Bu dünyanın karanlığını nûrun ile aydınlattın.
Varlık bağı senin ihsanlarının bereketiyle canlıdır; hayat bulmuştur.
Hâk-ı râhuna varup cân ile kim sürdü yüzün
İki ‘âlemde sa‘âdet buluben eyledi sûd
Kim samimi olarak senin yüzünün toprağına yüz sürmüşse,
hem dünyada hem de âhirette saadete ermiş ve kazançlı çıkmıştır.
Bilmeyüp doğru yolu sana mutî‘ olmadılar
Kaldılar nâr-ı cehîm içre nasâra vü yehûd
Doğru yolu bilmeyerek sana itaat etmeyen
Hıristiyan ve Yahudiler cehennem ateşi içinde kalmışlardır.
Kim boyun sunmadısa emrüne ey şâh-ı güzîn
Eyleye anı hüdâ kahr ile çün kavm-i semûd
Ey şâh-ı güzîn! Kim senin emrine boyun eğip itaat etmezse,
Allah onu kahrederek Semûd kavmi gibi yapsın.
Yedi iklimi musahhar idesin himmet ile
Emri hak ile melekler sana çün oldu cünûd
Sen yedi iklimi himmetin ile hâkimiyetin altına al;
çünkü Cenâb-ı Hakk’ın emri ile melekler sana ordu ve askerler olmuştur.
Umarız bize şefâ‘at idesin yevmi cezâ
Tâ ola menzilümüz dâr-ı sürûr ile hülûd
(Ey Muhammed) Biz kıyamet gününde bize şefaat edeceğini ve böylece menzilimizin,
sevinç yurdu ile ebedi hayat olacağını ummaktayız.
Bak Muhammed yüzüne bakma yüzüm karasına
Ola ol nûr Muhibbî’ye şefî‘ ey Ma‘bûd
Ey Ma’bûd! Sen Muhammed’in yüzüne bak benim yüzümün karasına bakma.
O nûr yüz Muhibbî’ye şefaatçi olsun.
İdelüm cân ile biz de ezeli eyledi hak
Sana vü âline ashâbına bin kez dürûd
(Ey Muhammed) Ezelden beri Cenâb-ı Hak sana, âline ve ashabına binlerce selam eylemiştir.
Biz de samimi bir şekilde sana, âline ve ashabına selam eyleyelim.

YA HABİBALLAH AYIRMAGIL CEMALÜNDEN BENİ
Yâ Habîballâh ayırmagıl cemâlünden beni
Yâ Resûlallâh ayırmagıl cemâlünden beni
Ey Allah’ın sevgilisi! Gel beni cemalinden ayırma.
Ey Allah’ın elçisi! Gel beni cemalinden ayırma.
Yâ şefî’al müznibîn yâ delîle’l ‘âcizîn
Yâ Resûlallâh ayırmagıl cemâlünden beni
Ey günahkarların şefaatçisi! Ey âcizlerin rehberi!
Ey Allah’ın elçisi! Gel beni cemalinden ayırma.
Lütf u ihsân u mürüvvet eyle bana ey şefî’
Yâ Resûlallâh ayırmagıl cemâlünden beni
Ey şefaatçi! Bana lütuf, ihsan ve mürüvvet eyle.
Ey Allah’ın elçisi! Gel beni cemalinden ayırma.
Sana erzânî olan ol sırr-ı vahdet hakkı çün
Yâ Resûlallâh ayırmagıl cemâlünden beni
Sana layık görülen vahdet sırrının hakkı için,
Ey Allah’ın elçisi! Gel beni cemalinden ayırma.
Bu Murâdî derd-mendün derdine derman edip
Yâ Resûlallâh ayırmagıl cemâlünden beni
Bu dertli Murad’ın derdine derman et.
Ey Allah’ın elçisi! Gel beni cemalinden ayırma.

NUR-İ ALEMSİN
Nûr-i âlemsin bugün hem dahî mahbûb-i Hudâ
Eyleme âşıkların bir lahza kapından cüdâ
(Ey Muhammed) Sen cihanın nuru ve Allah’ın sevgilisisin.
Sana âşık olanları kapından bir an bile ayrı bırakma.
Gitmesin nâm-ı şerîfin bu dilimden dem-be-dem
Dertli gönlüme devâdır cân bulur ondan safâ
Senin şerefli ismin zaman zaman bile olsa dilimden gitmesin;
çünkü o dertli gönlümün ilacıdır ve canım ondan huzur bulur.
Umarım her bir adın başka şefâ’at eyleye
Ahmed ü Mahmûd Ebü’l-Kâsım Muhammed Mustafâ
Ey Ahmed, Mahmûd, Ebu’l- Kâsım, Muhammed ve Mustafâ olan!
Ben senin adlarının her birinin bir başka şefaat edeceğini umuyorum.
Çünki denildi ona “Ve’ş-Şems” dahi “Ve’d-Duhâ”
Rûyuna alnına mihr ü mâhı benzetsem n’ola
O peygamberin şanını yüceltmek için ona ve’ş Şems ve’d Duhâ denildi.
Ben de onun yüzünü, alnını güneşle aya benzetsem şaşılacak ne var.
Bu libâs u hây hûy u tantana nedir dilâ
Eğnine hil’at yeterken bir palâs u bir abâ
Ey gönül! Senin omzuna hil’at olarak bir çul bir aba yetecekken bu elbiseler,
bu hay huy ve gösteriş nedir.
Cürm ü isyânım bir birundur gerçi hadden serverâ
Sen şefâ’at kânısın geldim sana şefkat uma
Ey Server! Gerçekte suçum ve isyânım haddinden fazladır;
ancak sen şefaat kaynağısın senin şefaatini umarak sana geldim.
Bu Muhibbî tövbe eyler tövbesin eyle kabûl
Fitne-i şeytândan sakla onu yâ Rabbenâ
Ey Rabbimiz! Bu Muhibbî kulun tevbe eder
sen onun tevbesini kabul et ve şeytanın fitnesinden koru.

EL-MEDED EY MA'DEN-İ NUR-İ HÜDA
Ey cemâl-i nûr-i çeşm-i evliyâ
El-meded ey ma’den-i nûr-i Hudâ
Hâk-i pây-i tûtiyâ-yı asfiya
El-meded ey ma’den-i nûr-i Hudâ
— Ey yüzü, Allah’ın veli kullarının gözünün nuru olan peygamber!
— Ey Allah’ın nurunun madeni olan peygamber! Yardım et, imdat eyle.
— Ayağının toprağı Allah’ın seçkin kullarının gözüne sürme olan peygamber!
— Ey Allah’ın nurunun madeni olan peygamber! Yardım et, imdat eyle.
Kimse sensiz bulamaz Hakk’a vusûl
Feyz-i lütfunla olur merd-i kabûl
“Rahmeten li’l-âlemîn”sin yâ Resûl
El-meded ey ma’den-i nûr-i Hudâ
— Sen olmadan kimse Hakk’a ulaşamaz ve,
— İnsanların makbûl olması senin feyzinin nûruyla gerçekleşir.
— Ey Resûl! Sen âlemlere rahmetsin.
— Ey Allah’ın nurunun madeni olan peygamber! Yardım et, imdat eyle.
Eyledim bî-had cürüm ile cerîm
Oldum eşhâs-ı hevâ ile nedîm
Eyle isyânım şefâat yâ Kerîm
El-meded ey ma’den-i nûr-i Hudâ
— Ben sınırsız günah ve suç işledim.
— Nefsinin arzularına uyan şahıslarla yakın arkadaş oldum.
— Ey Kerem sahibi olan peygamber! Benim isyânım için şefaat et.
— Ey Allah’ın nurunun madeni olan peygamber! Yardım et, imdat eyle.
Ey kerem-kân-ı Resûl-i Kibriyâ
Kemterindir bu Selîmî pür-hata
Dergehinden ilticâ eyler atâ
El-meded ey ma’den-i nûr-i Hudâ
— Ey iyiliklerin kaynağı olan yüce Allah’ın peygamberi!
— Bu tamamen hatalar içerisinde olan Selîm senin âciz bir ümmetindir ve,
— Senin dergâhından ihsân istemektedir.
— Ey Allah’ın nurunun madeni olan peygamber! Yardım et, imdat eyle.

CENABINDIR ŞEH-İ PAKİZE-MEŞREB
Cenâbındır şeh-i pâkize-meşreb yâ Resûlallah
Cemâlindir meh-i tâbende-kevkeb yâ Resûlallah
Ey Allah’ın elçisi! Tertemiz ahlakın padişahı hazretindir.
Ey Allah’ın elçisi! Parlayan ay ve yıldız senin o güzel yüzündür.
Safâ-yı ta’lat-i rûyinle âlem gark-ı nûr oldu
Misâl-i mâh-ı enver doğduğun şeb yâ Resûlallah
Ey Allah’ın elçisi!
Doğduğun gün en parlak aya benzer ki yüzünün
güzelliğinin neşesiyle cihan nura boğuldu.
O ebr-i rahmet-i Rahmân ü mahbûb-i Hudâ’sın ki
Yüzün suyuna halk oldu cihân hep yâ Resûlallah
Ey Allah’ın elçisi! Rahmân’ın rahmet bulutu ve
Hüdâ’nın sevgilisisin ki cihan hep senin hatırına yaratıldı.
Felekte pâdişah olsam da etmem i’tibâr ancak
Kapında kulluğumdur bana matlab yâ Resûlallah
Semâda padişah olsam itibar etmem (bu makama).
Ey Allah’ın elçisi! Benim isteğim ancak kapında köle olmaktır.
Eğerçi vardır âlemde hezârân rû-siyâh ammâ
Benim gibi yok isyandan mürekkeb yâ Resûlallah
Ey Allah’ın elçisi! Şu alemde belki binlerce yüzü kara insan vardır
ama benim gibi isyan ile dolmuş birisi yoktur.
Ümîd-i mağrifetle dergeh-i ihsânına geldim
Günahım yüklenip mânend-i merkeb yâ Resûlallah
Ey Allah’ın elçisi! Günahımı bir binek gibi yüklenip
affedilme ümidiyle ihsân dergahına geldim.
Edebsizdir deyü etme nigâh-ı lutfdan mahrûm
Beni feyzinle kıl merd-i müeddeb yâ Resûlallah
(Ey peygamber) Edepsizdir diye (bu kulu) lütuf nazarından mahrum etme.
Ey Allah’ın elçisi! Feyzinle beni edepli bir insan kıl.
Niyâzı Vâsıf’ın senden budur ki feyz-i lutfunla
Demâdem olsa zikr ü fikri sen hep yâ Resûlallah
Ey Allah’ın elçisi! Vâsıf’ın senden isteği lütfunla
her dem zikrinin ve fikrinin sen olmasıdır.
Linklerin Gorulmesine Izin Verilmiyor. Kayit ol ya da Giris Yap